Tanım doğal hak

Latince yönergelerden, hak terimi "yasaya uygun" olarak çevrilebilir ve kurumların örgütlenmesini oluşturan adalet ilkelerinin ve bir toplumu yöneten kuralların geliştirilmesine izin verir.

adalet

Öte yandan doğal, doğa ile bağlantılı olan şeydir. Bu terimin birçok anlamı vardır ve varlığın özünü, fiziksel olayları ve dünyadaki unsurları ve diğerlerinin yanı sıra bir şeyin kalitesini ifade edebilir.

Her iki kavramdan da insanın doğal koşullarından ilham alan adalet hakkındaki varsayımların oluşturduğu doğal hukuk fikri geliyor. Bu ilkeler, sosyal düzeni sağlamak için Devlet tarafından dikte edilen (zorunlu olarak, herkes tarafından saygı gösterilmesi gereken) yasaların oluşturduğu olumlu veya etkili yasalarla somutlaşmayı amaçlamaktadır.

Doğal hukuk (veya Latince'de Ius naturale ), anlayışı tarih boyunca değiştiğinden kesin olarak tanımlanamaz. Genel olarak, doğal hak, halkın iradesinden ( Tanrı gibi) daha üstün olan doğal bir soyut varlık üzerine kuruludur.

Özellikle, doğal yasanın, insanların kendi vicdanımızdan çıkardığı ya da belirlediği ve belirli bir tarihsel zamanda adalet olarak belirlenen ve belirleyen kurallar kümesi olduğunu tespit edebiliriz. Bu son kimlik işareti, bir toplumda ve belirli bir zamanda yaşanmakta olan sahneye dayanarak değiştiğini kanıtlayan şeydir.

Olumlu hak denilen şeye doğal haklara her zaman karşı çıkmak olağandır. İkincisi, yalnızca geçerli olarak değerlendirilebileceğini belirler, çünkü ona ayrıntılı, uygulamalı ve tanınması için sebep veren Devlettir. Ancak ek olarak, aynı şekilde hakemlik yapan bir dizi yönetim organının olması ve belirlediği değerlerin yasallık açısından açıkça sınırlandırılması nedeniyle karakterize edilir.

Doğal haklar devredilemez ve evrenseldir, çünkü hiçbir insan kendi zevkinden başka birini alamaz ve hiç kimse onlarsız yapmaya karar veremez. Bu , İnsan Hakları ve Vatandaş Hakları Beyanı'nı, doğal yasalardan elde edilen hakların toplanmasından ve korunmasından sorumlu tüzük yapar.

1789 yılında kökeni olan ve daha özel olarak Fransız Devrimi'nin gelişimini içeren bu belge. İçinde Kurucu Meclis, toplumun evrensel olduğu anlaşılan kişisel ve kolektif haklarını onayladı.

Bununla birlikte, Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun desteği ile öne sürülen bu İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'nin hem ayrımcılığa hem de baskıya son vermenin bir aracı olduğunu vurgulamalıyız.

Tavsiye